Kitabın adı: Müdafaa Yazarı: Ahmet Mithat Efendi Latin alfabesine hazırlayan: Hemşerimiz Basri KABASOY Yayınevi: Samer Yayınevi,2021 Sayfa sayısı: 188 Değerlendiren Hemşerimiz İsmet KAPUSUZ Emekli edebiyat Öğretmeni
DEĞERLENDİRMELER 1. Kitabı değerlendirmek için yazarını kısaca tanıtayım. Türk Edebiyatının önemli ve verimli yazarlarından biridir. Kafkas asıllı bir ailenin çocuğu olarak İstanbul’da doğmuştur. Aile olarak hayatı zorluk ve mücadele içinde geçmiştir. Bütün bu zorluklara rağmen ülkesi ve milleti için kültürel anlamda çok büyük katkı ve fedakarlıkta bulunmuştur. Kitabını baskıya hazırlayan ve kültür atlasımıza katkıda bulunan mümtaz insan, değerli hemşehrim Basri Kabasoy da şahsiyeti hakkında şu değerlendirmede bulunuyor. “Ahmet Mithat Efendi, Osmanlının son döneminde yaşamış bir aydındır. Yaşadığı dönemde etkili olmuş bir fikir adamı ve yazardır. Yaşadığı dönemi ve olaylarını iyi idrak etmiş bir kişi olarak her konuda dönemin kendine yüklediği görevi yerine getirmiştir. Kurduğu yayınevi, çıkardığı gazete ve dergiler, yazdığı yazılar bu görevi yerine getirdiğinin göstergeleridir. II. Meşrutiyet döneminde Osmanlının yenileşme ve Batılaşma sırasında meydana gelen sosyal, kültürel, idarî ve siyasî değişimler yaşanmıştır. Bu değişimlerin getirdiği problemler için Ahmet Mithat Doğu-Batı arasında yumuşak bir sentez yapmak istemiştir. O, Osmanlı kalarak Batılaşmayı ve Müslümanlar kalarak ilerlemeyi savunmuştur.”
2. Kitabı yayına hazırlayan Basri Kabasoy açıklama notunda şöyle diyor. “Kitabında yer yer Avrupa’nın ilim ve teknik alanlarında ilerlemiş olduğunu, Osmanlıların da Avrupalılaşma yoluna girdiklerini vurgulayan Ahmet Mithat Efendi kendisinin bu eseriyle Hıristiyanlığa sataşma niyetinde olmadığını, bu sebeple kilise aleyhindeki Batı yayınlarına rağbet etmediğini, kaynaklarının İncillerden, kilise neşriyatından güvenilir Hıristiyan yazarların eserlerinden ve ansiklopedilerinden ibaret olduğunu ifade eder.”
3. “Sadeleştirmeyi yaptıktan sonra gördüm ki yüz elli seneye yakın bir zaman geçmesine rağmen aynı tartışma ve çekişmeler, misyoner faaliyetlerinin şekli ve yöntemi değişse de devam etmektedir. Osmanlı’dan koparılan Orta Doğu’daki İslâm ülkelerinde akan kanlar bu gerçeği ortaya koymaktadır. Eserde dikkatimi çeken ve beni düşündüren diğer bir yönü de o gün Hıristiyan dünyasının içinde bulunduğu durum, tartışılan konular günümüz İslâm dünyasında yaşanmaktadır. İslâm’ın ilim ve tekniğe verdiği öneme rağmen günümüzde Müslümanın perişan hali, Müslümanın Müslümanı katli, kargaşa ve savaşın Müslüman dünyasında görülmesi, Orta Doğu’nun kan gölü haline gelmesi, Müslümanım, Türk’üm diyen herkesin dikkatini çekip gözünü açmalı ve geçmişten ibret alarak kendine gelmelidir.” Basri Kabasoy’un dikkate değer gördüğüm önemli bir değerlendirmesi bu şekildedir ve gayet yerinde bir tespittir. Bu kıymetli eseri kültür atlasımıza Latin Alfabesiyle sunan değerli eğitimci Basri Kabasoy abime ve eserin esas yazarına sonsuz teşekkürler ediyorum. Eser 3.ciltten oluşuyor. Diğer ciltlerin içindekiler kısmına baktım. Okunmaya değer başlıklar var. Uygun bir zamanda onları da okumayı düşünüyorum.
4. Ahmet Mithat’ın kitaba önsöz olarak yazdığı kısım kitabın yazılış amacını ortaya koymakta ve önemli bilgiler aktarmaktadır. Kısaca Hristiyan misyonerlere ve onların anlattıklarına karşı İslamiyeti savunmaktadır.
5. Misyonerler propagandalarının temelini şu yalan üzerine oturtuyorlar. “ Müslümanlar Hristiyanları kılıç zoruyla yani baskıyla Müslüman yapmışlardır. Aslında sizin asıl dininiz Hristyanlıktır.” Yazar bu yalana çeşitli örneklerle cevap veriyor. Hem öyle öyle böyle değil, barbarca, canavarca hislerle din adına nice zulüm, işkence yaptıklarını anlatıyor. Okurken bile tüylerim diken diken oldu.
6. Bugün İslam dünyasında da din adamı görünümlü istismarcıların din diyerek Müslümanları nasıl sömürüyorsa, aynı yol ve yöntemlerle papazlar da Hristiyanları sömürdükleri, gücü ele geçirince siyasi iradeyle güç birliği yapıp halkın sindirmede ve sömürmede ortak yol izledikleri, hem bu eserden hem de alıntılarla örnekler verilen Hristiyan Tarihi kaynaklarından öğrenmekteyiz. Eser, Dinler Tarihi, din sosyolojisi, din psikolojisi, din felsefesi alanında araştırma ve inceleme yapmak isteyenlere temel kaynak olabilecek değerli ve kapsamlı bir çalışma. Eserde benim yeni öğrendiğim ve pek çoğunuzun da benim gibi yeni öğreneceği enteresan bilgiler var ki, eserinden özünden kopmamak adına özetlemek yerine alıntılamayı tercih ettim. Yazının devamı için www.boldav.org.tr sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Not: Kitap Hakkındaki görüş ve düşünceler Çeviriyi yapan ve değerlendiren kişilere aittir.
BOL-DAV BOLVADİNLİLER DAYANIŞMA
Yorumlar
Kalan Karakter: