Bolvadin’in Efsane Demircisi “İbiş Usta” 40 Yılı Aşan Emekle Ayakta

Afyonkarahisar’ın Bolvadin ilçesinde 1963 yılında dünyaya gelen İbrahim Sönmez, halk arasında bilinen adıyla “İbiş Usta”, yarım asra yaklaşan meslek hayatıyla demir doğrama sanatının yaşayan efsaneleri arasında gösteriliyor. Yeni Sanayi Sitesi’ndeki atölyesinde her gün sabahın erken saatlerinde körüğünü yakarak işe başlayan Sönmez, 40 yılı aşkın süredir Bolvadin, Emirdağ ve çevre köylerde sayısız demir doğrama ve ferforje işine imza attı. Eski demircilik geleneğini ustalıkla sürdürürken teknolojinin sunduğu yenilikleri de üretimine uyarlayan Sönmez, el emeğinin ve sabrın yerini hiçbir makinenin tutamayacağını vurguluyor. Çıraklıktan ustalığa uzanan yolculuğunda, körüğün dumanı ve çekicin sesiyle büyüyen Sönmez, “Demir soğukken eğilmez, insan da emekle olgunlaşır” sözleriyle mesleğe bakışını özetliyor. Geleneksel demircilikte gücün ve ustalığın sembolü olan çekiç, örs ve körüğün yerini bugün modern kesim ve kaynak makineleri alsa da, İbiş Usta’ya göre işin ruhu aynı kalıyor. “Makine kolaylık sağlar ama elin sıcaklığı olmazsa iş eksik kalır” diyen Sönmez, üretiminde hâlâ el işçiliğine öncelik veriyor. Ahilik kültürüne sıkı sıkıya bağlı bir esnaf olarak tanınan usta, bugüne kadar yüzlerce çırak, kalfa ve usta yetiştirdi. Mesleğe kazandırdığı her gencin hem sanat hem ahlak yönünden güçlü olmasına özen gösteren Sönmez, “Önce dürüstlüğü öğretirim, sonra demiri” diyerek ahlaki değerlere vurgu yapıyor. Eski ustaların azimle yoğrulmuş emek kültürünü sürdürmekten gurur duyduğunu belirten Sönmez, geçmişteki zorlukları hatırlatarak, “Eskiden bir kapı günlerce sürerdi, şimdi makinelerle birkaç saatte bitiyor ama o emek, o sabır artık azaldı” ifadelerini kullanıyor. Bolvadin’in en bilinen esnaflarından biri olarak tanınan İbiş Usta, dürüstlüğü, yumuşak huyluluğu ve yardımseverliğiyle de çevresinde saygı görüyor. Bugün hâlâ her işine aynı heyecanla başlayan Sönmez, emeğin kutsallığına inanan yeni nesil ustalara örnek oluyor. İlçe halkı, İbiş Usta’nın hem karakteri hem el becerisiyle “Demirin kalbi onun elinde atıyor” sözleriyle tanımlandığını belirtiyor.